CANDİDE YA DA İYİMSERLİK (VOLTAIRE)
Genel iyimserlik özel felaketlerden doğar; öyle ki ne kadar
çok özel felaket olursa, her şey o kadar iyi olur.
Eğer “Her şeyin olduğu gibi olması en iyisi ise, demek ki ne
cennetten kovulma, ne de ceza vardır.
Özgür irade ancak mutlak zorunlulukla birlikte var olabilir.
Çünkü özgür olmamız zorunluydu. Çünkü ne de olsa saptanmış olan irade.
Namuslu bir kimsenin bir kere ırzına geçilir, ama bununla
onun erdemi sağlamlaşır.
Habeşler, beyazlar, melezler ve sonunda korsanım, herkes
öldürüldü ve ben yarı ölü bir halde, bir ölü yığınının üstünde kaldım. Muhammed’in
emrettiği beş vakit namazda kusur edilmeyen üç yüz fersahlık bir bölgede olağan
işlerdendi.
Her zaman yere çalmak istediğimiz bir yükü, sürekli taşımaya
çalışmaktan, varlığımızdan dehşete düştüğümüz halde, ona bağlanmaktan, kısacası
bizi kemiren yılanı kalbimizi yitinceye kadar okşamaktan daha budalaca bir şey
yoktur.
Hoşça vakit geçirmek isterseniz herhangi bir yolcuyu
başından geçenleri anlatmaya çağırın. Yaşama lanet okuyan, çoğu kez kendi
kendine insanların en mutsuzu olduğunu söylemeyen bir tek kişi bulursanız,
beni, baş aşağı denize atın.
Kendi cinsimizden olanları yemeye gerek duymuyorsak, bunun
nedeni, yiyecek bir sürü başka güzel şeyin olmasıdır.
Biz tanrıya hiç dua etmeyiz ki; Ondan isteyecek hiçbir
şeyimiz yok; bize gereken her şeyi vermiş; biz kendisine durmadan şükrederiz.
İyimserlik, insanın kötü bir durumdayken her şeyin iyi
olduğunu ileri sürmek çılgınlığına tutulmasıdır.
Gizli acılar genel felaketlerden daha acıdır.
Bazılarında (Fransa eyaletleri için söylenmiş) zarafet
sergileniyor; ama hepsinde birinci iş aşk, ikinci dedikodu, üçüncüsü de
gevezelik.
Hepimizi birleştiriyor gibi görünen yemek zamanları dışında
zamanımız hep saçma sapan kavgalarla geçiyor.
Bir tabloyu, ancak onda doğanın kendisini gördüğümde
inandığım zaman seveceğim. Ama tablonun bu türü yok.
Düşündüğünü yazmak iyi şeydir. Bu insanlara tanınmış bir
ayrıcalıktır.
İnsan, kuşku içinde kıvranmak ya da can sıkıntısı içinde
bocalamak için yaratıldı.
Kamu işlerine karışanların çoğu zaman sefalet içinde
öldüklerini ve buna layık olduklarını sanıyorum.
Toprağımı çocuklarımla beraber ekip biçerim; bu iş, üç büyük
kötülük olan can sıkıntısını, ahlaksızlığı ve yoksulluğu bizden uzak tutar.
İnsanoğlu cennet bahçesine konduğu zaman, oraya onu
işlesinler diye konuldu. Bu da insanın, dinlenmek için yaratılmadığını
gösterir.
Fazla düşünmeden çalışalım; bu, hayatı dayanılır kılan tek
çaredir.
Ocak / 2016
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder